METİN DENİZMEN- NORVEÇ ANILARI IŞIĞINDA, İSKANDİNAVYA UYGARLIĞINDA VAR OLMA MÜCADELESİ: SAMİLER

şerbetçi

Member
Katılım
25 Eyl 2023
Mesajlar
29,647
Tepkime puanı
0
Puanları
16
***Elbette yazımın konusu olan Samiler, komşumuz Orta Doğu mitlerinde Nuh’un oğlu Sam’ın tohumundan türemiş Araplar, Yahudiler ve Süryaniler değil, İskandinavya’nın şimdilerde Lapland olarak adlandırılan ve İsveç, Norveç ve Finlandiya sınırları içine hapsolmuş kadîm halkları olan Samiler ve onların onurlu direnişleri üzerinedir.

İskandinavya topraklarındayım ikinci kez. İsveç’ten sonra Norveç’e düştü yolum. Bergen’de iki gün fyort gezileri yaptıktan sonra kâşiflerin izlerini sürmek için Oslo’ya geçtim.

Kon Tiki, Fram, Goajah, Thor Heyerdahl, Amundsen’in izlerini sürdüm müzelerde, ancak bu ayrı bir yazı konusu olsun.

Bygdøy Yarımadasındaki Norveç Kültür Tarihi Müzesi’nde Samiler’e ayrılan minik bir bölümü dolaşırken aklıma düştü Sami Halklarını yazmak. Temizlik, alt yapı gibi işlerde daha çok çekik gözlü Sami insanlarını görüyordum, büyük kentlerde hayata tutunmaya çalışıyorlardı.

1200 yıllarından neredeyse günümüze uzanan bir tarihi, 160 eski mekân, tarım araçları, el sanatları ve tüm kültür varlıkları ile tanıtan bu muhteşem müze de, İskandinav topraklarının yerli halkı olan Samileri yok saymaya devam ediyor.

İskandinavya denince akla insani gelişmişlik endeksi, demokrasi, kadın-erkek eşitliği, Gini katsayısı gibi gelişmişliği gösteren ve ne kadar ileri olduklarını anlatan ölçümler gelir. Müthiş coğrafya, yeraltı zenginlikleri, eğitim modeli, sağlık sistemi, sosyalist belediyeler ile övünen İskandinavya yüzyıllardır “yerli halk” sorunlarıyla boğuşmakta. İskandinavya’nın kuzeyinde yaşayan Sami toplulukları hala etnik yok olma tehdidi altında hayatta kalma savaşı veriyor.

Samiler Norveç’in, İsveç’in, Finlandiya’nın ve Rusya’nın kuzey bölgelerinde yaşayan Fin-Ugor kavimleridir. Norveç’in Finnmark idari bölgesinde, İsveç’in ve Finlandiya’nın Lappland bölgelerinde, Rusya’nın da Kola Yarımadası’nda yaşarlar. Nüfuslarının 80,000-100,000 arasında olduğu tahmin ediliyor ve 60,000 kadarı Norveç’te yaşıyor.

Orta Çağ boyunca saldırgan Cermen kavimleri, Sami’lerin yaşadıkları topraklara ilerleyince onlar da, Rusya’nın kuzeyindeki steplere sığınıp avcılık ve balıkçılık yapmaya devam etmişler.

Samiler ve Germen asıllı Vikingler, birbirinden uzak bölgelerde, birbirlerine bulaşmadan yaşayıp gidiyorlardı. Ne var ki; emperyalist arzuların çıkış noktası olan büyük devlet olma fikri, İsveç ve Norveç krallıklarının birleşmesi ile etnik ve dinsel kıyımı beraberinde getirdi.

Zoraki olan Pagan inançlarının Hristiyanlıkla değişmesi için türlü eziyetler uygulandı, zoraki eğitim sistemiyle Sami dili yasaklandı, çocuklara uygulanan eğitim neticesi nesiller arası kültürel bağlar koptu.

En yıkıcısı, 1900-1940 arası Norveç’in Sami kültürünü silmek için büyük para ve güç harcamasıyla oldu. Çıkarılan yasalar ile tarım arazilerinin kullanılması, alınıp satılabilmesi için Norveççe bilmek ve Norveç ismine sahip olma şartları arandı. Samilerin büyük çoğunluğu isimlerini değiştirdi, Norveççe öğrenmeye başladı. Böylece Samice bilen insan sayısı çok hızlı bir şekilde azalmaya başladı.

İkinci Dünya Savaşı boyunca İskandinavya’yı hızla işgal eden Almanya savaşın aleyhlerine dönmesinden sonra geri çekilirken uyguladığı, “Yakıp Yıkma Taktiği” nedeniyle Samiler’in kültürel ve dinsel merkezleri, çadırları, hayvanları, sınırlı tarım arazileri ve ren geyiği otlakları büyük zararlar gördü.

Bölgenin madenler açısından çok zengin olması da başka bir tehdit unsuru. Buradan ciddi şekilde gümüş, demir ve petrol çıkarılıyor. Kurulan baraj, santral, maden, v.s gibi yapılar Sami kültürüne zarar veriyor. Bu yapılar için inşa edilen yollar Samilerin otlaklarını ve su kaynaklarını olumsuz yönde etkiliyor. Kuzeydeki petrol boru hatlarından sızan petrol geleneksel balıkçılığa büyük zararlar veriyor. Ren geyiklerinin binlerce yıldır kullandıkları rotaları değiştirmeleri isteniyor. Bu gibi projelerde söz hakkı sahibi olabilmeleri için Samiler 1986 yılında bayraklarını ve milli marşlarını oluşturdular. 1989’da ilk Sami milletvekili meclise girdi. Yaşadıkları bölgede kendi meclislerini kurdular ve Norveç’te 2005’te Sami Meclisi’ne kendi bölgelerinde sınırlı da olsa karar alma hakları tanındı.

Finnmark’ta yaşayan Samiler kendi meclisleri vasıtasıyla yaşadıkları eyaletin seçimlerine %50 oranında etki edebiliyorlar. Geleneksel olarak ren geyiği yetiştiriciliği Sámilere ait olduğu için başkalarının ren geyiği ile uğraşmasını yasaklatan bir dizi karar çıkarabildiler. Su kaynaklarının kullanılması, ağaç kesiminin kontrollü yapılması, kaçak avcılıkla savaşma gibi birçok konuya eğiliyorlar ve aktif siyaset yapıyorlar. Örneğin; Kuzey Finlandiya’da ciddi ağaç kesimi yapılıyor. Ren geyiklerinin tek yiyeceği olan yosun benzeri likenler kışın arazi karla kaplı iken yaşlı ağaçların gövdelerinde bitiyor. Kışın ren geyikleri bu sayede gıdadan mahrum kalmıyorlar. Fakat bu ağaçların kesilmesi demek ren geyiklerinin yiyecek bulamayıp açlıktan ölmesi anlamına geliyor.

Sami kültürünü ve doğasını tehdit eden bir başka konu da NATO’nun kuzeyde yaptığı tatbikatlar ve bomba denemeleri. Geri dönülemez şekilde suya, toprağa, bölgede yaşayan canlılara ve atmosfere verdiği zararlardan dolayı bu gibi denemelerin acilen yasaklanmasını talep ediyorlar.

Samiler bu coğrafyaya gelip yerleştiklerinde ülke sınırları denen şeyler yoktu. Yarı göçebe şekilde binlerce yıl burayı vatan bellediler. Uçsuz bucaksız arazileri verimsiz olduğu için kimsenin umurunda değildi.

Gezdiğim ülkelerde yaşayan yerli halkın hassasiyetlerine önem göstermek, onların farkına varmak, düşünüp gördüklerimizden nasıl ders çıkabiliriz diye kafa yormak da gurme sofralar peşinde koşmayan gezginlerin görevi olsun.



METİN DENİZMEN- NORVEÇ ANILARI IŞIĞINDA, İSKANDİNAVYA UYGARLIĞINDA VAR OLMA MÜCADELESİ: SAMİLER yazısı ilk önce Fethiye Gazetesi Haber Sitesi üzerinde ortaya çıktı.
 
Üst