METİN DENİZMEN/ ORTAYA KARIŞIK

şerbetçi

Member
Katılım
25 Eyl 2023
Mesajlar
29,685
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Akşam, uykuya çekilirken perdelerimi sabaha hazırlıyor, sonuna kadar açıyorum. Gündoğumu, göz kamaştırıcı bir günaydınla giriyor ve odam ışığa boğuluyor. Likya topraklarında yaşamanın sevinci ve farkındalığı ile coşuyor ruhum.

Para, hala değerliydi, ve hala güzeldi kadınlar / Sadece, zaman değişmişti Likya’da.

Işık ülkesi topraklarında en etkili üç büyük göç yaşandı bence. Büyük İskender’in Helenleştirme amaçlı kıyıcı göçleri. Hazar Denizi havzasından gelen Türkmenler’in göçü ve en belirleyici ve yıkıcı olanı yaşadığımız pandemi süreci sonrasında gerçekleşen sadece sağlıklı barınma amacı taşıyan göç.

Likya Kitabını okuyorum, bilmem kaçıncı kez. İlk aldığımda Nevzat Çevik’e şöyle bir mesaj göndermiştim; “ Değerli hocam, kitabınıza ve emeğinize söyleyecek zerre lâfım yok ama okuyalım derken ya göbeğimizi eriteceğiz, ya da pazu yapacağız. “ Hem kafa, hem beden sporuna katkı versin diye böyle hacimli tuttum. “ cevabını göndermişti, her zamanki nüktedan tavrıyla.

Üşenmedim tarttım, tam tamına 1.90 kg. Ancak, uzanarak ve gerçekten kitabı karnıma yaslayarak rahat okuyabiliyorum kitabı. Rahmetli Bilge Umar’ın külliyatından sonra en kapsamlı bilimsel bir kitaptır Nevzat Hoca’nın bu dev eseri.

Likya topraklarının Truva kahramanı Sarpedon’la beraberdim gece yarısı. Truva göçünü, sinsi dalaşmaları, güzel kadınları anlattı. Sonra gözleri doldu ve ilk defa savaşan Patroklos tarafından öldürülmesini binlerce yıldır azap çekmesine neden olan bu utancı anlattı.

Yunanlılar’ın Anadolu’yu işgal planlarının başlangıcı olan Truva Savaşında, tüm Anadolu devletleri Truva’ya akmış ve en yiğit savaşçıları ile Akha’lılara karşı mücadele etmişti. Aşil, Agamemnon’un kaprisli davranışlarına küsmüş ve meydandan çekilmişti. Ama, eşcinsel sevgilisi Patroklos, Aşil’in savaş zırhlarını giymiş ve hayatında ilk kez eline mızrak alarak savaşçıların arasına dalarak, herkesin korktuğu kahraman Sarpedon’u ( nasıl olduysa ) öldürmeyi başarmıştı. Sarpedon’un ruhu işte bu ölümü kabullenemiyordu.

Neyse, Homeros İlyada ve Odysseia’da, Nevzat Çevik Likya Kitabı’nda Truva Savaşını anlatmıştır ve daha nice yazılı ve görsel kaynak bulunmaktadır. Ama, ben Madeleine Miller’in Akhilleus’un Şarkısı isimli kitabında hem iki taraftan Truva savaşçılarını, hem de Aşil ve Patroklos’un dipsiz aşklarını okumanızı şiddetle tavsiye ederim.

***

2019 yılının bir bölümünü Los Angeles’ta geçirdim. Bu ülkenin sığ ve tekdüze yaşamı içinde Barnes&Noble kitapevleri benim için sonsuz gökkuşağı barındıran mâbetler oldu, her gün saatlerce dilediğim kitabı alıp, bir köşeye çekilip az olan İngilizcem ile anlamaya çalışıyor, kitap listeleri hazırlıyordum.

Tabii; kitap düşkünü ülkemizde bu kitapların çoğunun basılması hala gerçekleşmedi, ben de bulabildikleri, beş sene önce hazırladığım listeme sadık kalarak bulup okumaya çalışıyorum.

Sırada; Peter Frase’nin tüm dünyada zaman zaman baş gösteren Anti-Kapitalist protestolardan yola çıkarak hazırladığı “ Dört Gelecek: Kapitalizmden sonra Hayat “ isimli kitabı var.

Aslında, Kapitalizm’in sonu da tüm hayatlar gibi başladığı andan itibaren bitmeye başladı. Kronik bir bunalım içindeki Kapitalizm’e kan verilerek yaşaması süregeliyor. İşin acı yanı; nasıl ve ne zaman ortadan kalkacağı , yerine neyin geleceği belli olmadığı gibi, dünya konjöktüründe bulunan hiçbir gücün Kapitalizm’in yarattığı iğrenç atmosferi yok edebilme imkânının olmaması.

Fazla kafa ütülemeden Frase’in dört senaryosunu anlatayım, yarın size de istediğini seç denirse hazır olursunuz.

/Komünizm: Eşitlik ve Bolluk:

Dünya halklarının yaşadığı acı tecrübelerle en çok istismar edildiği ve yönetici hegemonyalarını benim unutmam imkânsız. Brejnev’in damadının akaryakıt taşıma filosu olduğunu belki de en son ben öğrenmiştim ve SSCB iflâh olmaz artık demiştim. Son tokadı atma görevi Gorbaçov’a verildi ve steril gençlerin ve halkların umudu dev bir paradigma yerle bir oldu.

Beni, insan ve emek odaklı bir …izm’e inandırmanız çok zor.

/Üretimin İnsan Emeğine Hiç İhtiyaç Duymayacağı Bir Düzen

Maddiyet sorunu aşılmış, görev ve kaynak dağıtımlarının ihtiyaca göre yapılacağı emekçinin olmadığı bir Futuristik yapı. Olur mu olur, insanlar değil ama bizi eğitmeye gelen uzaylılar yönetirse.

/Temel Vatandaşlık Geliri:

Gerçi bu yol, bazı İskandinav ülkelerinde ufaktan hayata geçiriliyor. İnsanın emeğini satsın satmasın, yaşamasına yetecek kadar bir temel gelire sahip olmasına dayanıyor. Eğer, insandaki kazanma hırsını yok edecek sıvı veya çiple entegre olursa belki, yoksa, özellikle Tüekler tüm ülkelerin ekonomisini silkerler Allah korusun.

/Eksterminizm: Hiyerarşinin İktidarı

Dön baba dön. Artık teknoloji insanın emek faktörünü ortadan kaldırmış. Yalıtılmış ve korunaklı mekânlarda yaşayan seçkinler ve işlevsiz yığınlara dönüşmüş yoksul kitlelerin izole bölgelerde ( isyan etmemeleri için ) emniyet güçlerince sürekli denetlenen, sık sık toplu ölümlere hedef olan hayvansı canlılar.

Frase, kitabın sonunda şöyle diyor; hâlen bu modelleri kısmen yaşıyoruz, sadece birinin hayata geçmesi zor görünüyor.

Olsun be, geleceği düşünmek beyni besliyor, hücreleri canlı tutup, farkındalığı artırıyor.

Kısaca, akşam Truva Savaşı ile uyudum, sabah, Dört Gelecek kitabı ile ufuk turu yaptım.

Bugünleri neden düşünmüyorsun diyenlere cevabım; Bunca embesilin müşterek kurduğu Karadelik Dönemini kafam almıyor, geçmiş ve geleceğe sarılmanın çok daha akılcı olduğunu düşünüyorum.



METİN DENİZMEN/ ORTAYA KARIŞIK yazısı ilk önce Fethiye Gazetesi Haber Sitesi üzerinde ortaya çıktı.
 
Üst